Kriyoterapi öncesi, kriyoterapi yapılmış hali ve tedavi sonrası rahim ağzı

Kriyoterapi

Kriyoterapi, anormal servikal (rahim ağzı) veya vulva dokularının çok düşük ısılarla dondurularak yok edilmesidir. Kriyoterapi ile vulvadaki kondilomlar ve serviksteki prekanseröz değişimler tedavi edilir. Prekanseröz değişimler (CIN veya servikal intraepitelial neoplazi) genellikle anormal pap-smear ile saptanır. Eğer lezyon çok büyük ise dondurmak uygun tedavi seçeneği değildir. Hamileyseniz veya adet görüyorsanız krioterapi yapılmamalıdır.

Kriyoterapi basit bir işlemdir, klinikte kolaylıkla yapılabilir ve anestezi gerektirmez.

Kriyoterapi İşlemi Sırasında Neler Yapılmaktadır?

Hasta jinekolojik muayene pozisyonunda yatar. Prob’a doğru çok soğuk bir gaz olan nitröz oksit pompalanır ve gaz probun ucunun ısısını düşürür. Doktorunuz probu etkilenen alana dokundurur. Alan donarken yanma ve kramp hissi duyabilirsiniz. İşlem biraz rahatsızlık verse de nadiren anestezi gerektirir.

Kriyoterapi Sonrası Neler Olabilir?

İşlem sonrası en az on dakika klinikte kalınmalıdır. Pek çok kadında karın krampları oluşabilir. İşlemden sonra hafif bir akıntı olabilir. Bu akıntı 4 hafta boyunca sürebilir. Bu sürede cinsel ilişkiye girilmemelidir.

İşlem sonrası kondilom bölgelerinde hafif yaralar oluşur. Bunlar zamanla kabuk bağlayıp iyileşirler. Yaraların bakımı konusunda doktorunuz sizi bilgilendirecektir. Bu işlemden sonra nadiren bir komplikasyon gelişir. Ağrı veya sıcak basması olabilir. Tedavi ve kontrolleriniz için doktorunuz sizi bilgilendirecektir. Eğer anormal bir pap-smear için işlem yapılmışsa 3-4 ay sonra pap-smear tekrarlanmalıdır.

Servikal lezyonun kriyoterapisi sonrası aşağıdaki durumlar görülebilir:

  • Ağrı
  • Ateş basması
  • Karın krampları
  • Kanama
  • Tedavi olan bölgede renk değişimi
  • Tedavi edilen bölgede kıl ve ter bezlerinde hasar
  • Skar dokusu
Op. Dr. Derya Zerrin Gökay tarafından hazırlanmıştır.
Yayınlama Tarihi : 07.04.2022
Son Güncelleme Tarihi : 14.01.2024